Uzman isimden kritik uyarı: HPV aşısı olmayan her çocuk risk altında

Rahim ağzı kanserinin, smear/Pap-smear testi ile erken teşhis edilebilen ve etkin bir şekilde tedavi edilebilen önlenebilir bir hastalık olduğunu vurgulayan Güven Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Prof. Dr. Emel Cabi Ünal, “Buna rağmen dünyada her 2 dakikada bir kadın bu hastalık nedeniyle hayatını kaybediyor. 45 yaş altı kadınlarda en sık görülen ikinci kanser türü olmasının yanı sıra, meme ve akciğer kanserinden sonra kanserden ölümlerde üçüncü sırada yer alıyor” diye konuştu.

HPV’nin (İnsan Papilloma Virüsü) rahim ağzı kanseri başta olmak üzere anüs, penis, ağız ve boğaz kanserleri ile genital siğillere neden olabildiğini belirten Prof. Dr. Ünal, şu bilgileri verdi:

“Kadınların yüzde 80’i yaşamlarının bir döneminde en az bir HPV türü ile karşılaşıyor. Çoğu zaman belirti vermeden ilerleyen bu virüsün bazı türleri kansere yol açabiliyor. HPV 16 ve HPV 18, rahim ağzı kanserine neden olan yüksek riskli türlerdir. HPV 6 ve HPV 11 ise genital siğillerin en yaygın sebepleridir. HPV’nin en sık bulaşma yolu cinsel temastır; ancak doğrudan cilt temasıyla, nadiren ortak eşya kullanımıyla ya da doğum sırasında anneden bebeğe de bulaşabilir.”

ÇOCUKLUK ÇAĞINDA AŞILAMA ÖNEM TAŞIYOR

HPV’den korunmanın en etkili yolunun aşı olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Ünal, “HPV aşısı hem kız hem erkek çocuklara uygulanabilir. Kız çocuklarında rahim ağzı kanseri riskini çok büyük oranda azaltırken, erkek çocuklarda da genital siğiller ve HPV’ye bağlı bazı kanser türlerine karşı koruma sağlar. En ideal aşılama yaşı 9–14 arasıdır ve bu dönemde iki doz yeterlidir. 15 yaşından sonra başlanırsa üç doz olarak uygulanır. Çocukluk çağında bağışıklık sistemi aşıya daha güçlü yanıt verir” diye konuştu.

ÖNLENEBİLİR BİR HASTALIK

HPV aşısının güvenilirliği ve etkinliğinin bilimsel olarak kanıtlandığını belirten Prof. Dr. Ünal, yan etkilerin genellikle hafif ve kısa süreli olduğuna dikkat çekerek sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kol ağrısı, hafif ateş ya da yorgunluk gibi geçici yan etkiler görülebilir. Ancak bu küçük rahatsızlıklar, ileride karşılaşılabilecek ölümcül bir hastalığın önüne geçmenin yanında hiçbir anlam ifade etmez. HPV aşısı, çocuklarımıza sağlıklı bir gelecek hediye etmenin en güçlü yollarından biridir. Bu hastalık önlenebilir ve biz elimizdeki fırsatı kullanmazsak her 2 dakikada bir kadını kaybetmeye devam edeceğiz.”

Related Posts

Sağlık Bakanlığından yeni uygulama: Kanser taramasında SMS dönemi

Sağlık Bakanlığı, “Sağlıklı Türkiye Yüzyılı” hedefleri doğrultusunda ücretsiz kanser taramalarına toplumsal katılımı artırmak ve erken teşhis hakkında farkındalık oluşturmak amacıyla kısa mesaj (SMS) ile bilgilendirme dönemini başlattı. Bakanlık, kanser taramalarına katılımı artırmak için 15 milyon kişiye SMS gönderecek.

Kullandığı termos sonunu getirdi

Uzun yıllar boyunca kullandığı termos sonunu getirdi. Tayvan’da yaşayan bir adamın akciğer enfeksiyonu, vücuduna sızan ağır metaller nedeniyle hayatını kaybettiği ortaya çıktı. Yapılan araştırmada adamın kullandığı termostan kaynaklı öldüğü açıklandı.

Yatak odasındaki 3 gizli tehlike: Uzmanlar uyardı, hemen çöpe atın

Uyku konforunu artırmak için tercih edilen bazı ev eşyaları, aslında ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Uzmanlar, yatak odasında bulunan bazı yaygın ürünlerin alerji, solunum rahatsızlıkları ve kronik ağrı gibi sorunlara neden olabileceği uyarısında bulundu.

Dr. Burak Çağrı Aksu: Kasık bölgesinde hissedilen ağrının nedeni kalça sorunları olabilir

Dr. Burak Çağrı Aksu: Kasık bölgesinde hissedilen ağrının nedeni kalça sorunları olabilir

Kavurucu sıcaklarda buzla serinlemek isteyenler dikkat: Yarar sağlayalım derken zarar verebilirsiniz

Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Türkiye genelinde yüksek sıcaklıklara karşı uyarırken uzmanlar sıcak çarpmaları ve özellikle sıcaklarda çalışanlar olmak üzere vatandaşların serinlemek için buz kullanmasıyla ilgili bilgi verdi.

40 yaşını aşanlarda göz kapağı estetiği artıyor

Göz kapağı estetiği ameliyatının 40 yaş üzerindeki bireylerde daha çok görüldüğünü, ancak bazı kişilerde genç yaşlarda da doğuştan gelen sarkmalar nedeniyle benzer operasyonların yapılabildiğini vurgulayan Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Didem Serin, her hastaya aynı operasyonun uygulanmasının doğru olmayacağını ifade etti.